Sülük Tedavisi Nedir? Nasıl Uygulanır ?
Sülük tedavisi yaklaşık 2 bin 500 yıldan bu yana kullanılan bir yöntemdir. Birçok hastalığın iyileştirilmesine yardımcı olur ve günümüzde de terapi amaçlı kullanılır. 600’den fazla türe sahip olan sülükler arasında Hirudo Verbana ve Hirudo Medicinalis tedavi edici özelliktedir. Mini ilaç fabrikası olarak da tanımlanan bu organizmalar, dengeli olarak biyoaktif madde üretebilirler. Bilimsel çalışmalarla da kanıtlanan bu özellikleri sayesinde etkileri görülür.
Sülük tedavisi, cildin bazı yerlerine yerleştirilerek kan emmeleriyle gerçekleşir. Bu süreçte vücuda biyoaktif maddeler salgılarlar ve kan damarlarındaki pıhtıları giderirler. Buna bağlı olarak kan akışı hızlanır ve ağrı veya iltihap da azalır. Enzim olarak ürettikleri hirudin 24 saat boyunca etkisini gösterir.
Sülük faydaları, sülüklerin vücuda verdiği salgılar sayesinde ortaya çıkar. 100’den fazla biyoaktif madde içeren salgı, antiagregan yani kanın pıhtılaşmasını engeller. Oluşan pıhtıyı eritici fibrinolitik, ağrıyı kesmeye yardımcı olan analjezik-antiromatizmal etkilerine sahiptir. Ayrıca sinir hücreleri ve liflerin onarımını hızlandıran enzimler de içerir. Sülüğün faydaları arasında şunlar da yer alır:
Sülük, değerli ve özel enzimler salgıladığı için vücut sağlığında birçok etki sunar. Birbirinden farklı yararları sayesinde günümüzde terapi amaçlı kullanılır. Sülük tedavisinin uygulandığı hastalıklar şunlardır:
Sülük tedavisi faydaları görülmesi için dikkat edilmesi gereken birçok unsur vardır. Uygulanan terapinin ardından yapılan pansumanın 1 gün boyunca açılmaması gerekir. Bu süre zarfında duş alınmamalıdır. Beslenmeye de dikkat edilmelidir ve uygulamadan itibaren 1 gün boyunca protein ağırlıklı bir diyet tercih edilmelidir.
Aşırı tatlı ve ekşi, mercimek ve bulgur gibi tahıl ürünlerinden kaçınmak gerekir. Sülük tedavisinden sonra oluşan izlerin 2-3 hafta içinde kaybolacağını da göz önünde bulundurmak önemlidir.
Dolgu işlemi cilt altına uygulanan basit bir enjeksiyondan ibarettir. İşlemden önce bölgeye lokal anestezi uygulanır. Dolgu işlemi uygulanacağı bölgeye göre değişmekle beraber, en fazla yarım saat süren bir prosedürdür. Dolgu işlemi 4 ay ile bir yıl arası değişen sürelerde kalıcılık gösterir.
Botoks kasılan kasların oluşturduğu kırışıklar için yapılırken, dolgu herhangi bir kası kasmadan da oluşan kırışıklıklar için uygulanır. Botoks kasları gevşetir ve kırışıklık oluşumunu engeller. Dolgu ise hacim arttırır ve boşlukları doldurur. Aynı zamanda dolgu uygulaması yüze kontür vermek için de yapılır.
PRP tedavisi kırışıklık, leke oluşumları, sivilce ve yara izleri ve cilt çatlaklarının tedavisinde kullanılmaktadır. Uygulama sonrasında sarkmada ve kırışıklık izlerinde azalma gözlenir. Peeling ve lazer gibi leke tedavilerini PRP ile birlikte uygulamak, tedavi sürecini hızlandırır ve kalıcı sonuç alınmasını destekler.
PRP tedavisi genellikle güvenlidir. Bazı hastalar, enjeksiyon bölgesinde ağrı, şişlik ve morarma gibi küçük yan etkiler yaşayabilirler. Nadir durumlarda enfeksiyon veya kanama gibi ciddi komplikasyonlar da meydana gelebilir. Ancak, çoğu durumda yan etkiler hafiftir ve birkaç gün içinde kendiliğinden ortadan kalkar.
Cerrahi dışı estetik uygulamalar, ameliyatsız ve minimal invaziv tekniklerle gerçekleştirilen kozmetik prosedürleri ifade eder. Botox enjeksiyonları, dolgu maddeleri, lazer tedavileri gibi yöntemlerle kırışıklıkları azaltmak, cilt tonunu düzeltmek ve genel görünümü iyileştirmek mümkündür. Bu uygulamalar, daha hızlı iyileşme süreleri ve düşük risk profili nedeniyle estetik amaçlarını karşılamak isteyen bireyler arasında popülerdir.
More than 250 five-star reviews on Google
Copyright © 2025. Tüm hakları saklıdır.