Terleme Botoksu

Koltuk altı botoksu, aşırı terlemeyi yani hiperhidrozis tedavi etmek için uygulanan bir işlem olarak bilinir. Bu işlem, botulinum toksin (botoks) adı verilen bir malzemeyle kişiye uygulanır. Uygulama sonrasında botoks, ter bezlerindeki sinir uyarılarının iletimini engeller. Bu durumda ter üretimi geçici olarak durur ve azalmaya başlar.

Koltuk Altı Botoksu Nasıl Yapılır?

Koltuk altı botoksu uygulanmadan önce hastanın aşırı terlemesine neden olan bir hastalığı olup olmadığı araştırılır. Bu süreçte hastada sempatik sinirlerin fazla çalışmasını tetikleyen bir rahatsızlığı varsa tedavisinin gerçekleştirilmesi gerekir. Yapılan tetkiklerde hastanın herhangi bir rahatsızlığı olmamasına rağmen bölgesel terlemesi devam ediyorsa doktor kontrolünde koltuk altı botoksu uygulanabilir. Bu doğrultuda terleme tedavisinde yapılması gereken basamaklar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Uygulama için planlanan tarihler genellikle ilkbahar aylarıdır.
• İlk olarak hastada terlemenin yoğun olduğu bölge ön muayeneyle belirlenir. Ayrıca test uygulanarak terlemenin yoğun olduğu bölgeler analitik olarak test edilebilir.
• Uygulama yapılmadan 2-3 gün öncesinde bölgenin temizlenmesi için tıraşlanma yapılması önerilir. Bunun yanında uygulamanın yapılacağı seanstan bir gün önce parfümeri ürünlerin kullanılmaması tavsiye edilir.
• Devamında, uygulamanın yapılacağı seansta bölgenin ağrı hissetmemesi için uzman kontrolünde lokal anestezi yapılır. 
• Lokal olarak uyuşturulan bölgede belirlenen deri altı alanlara ince uçlu iğnelerle koltuk altı botoksu yapılır.
• Ter bezlerinin bloke edildiği uygulamada aşırı terlemenin oluştuğu yerde bir sıvı azalması meydana gelir. Yapılan bu uygulamanın süresi ise ortalama olarak 15 dakika sürelidir. Hastanın durumuna göre işlemin tekrarlanması gerekebilir ve bu ikinci seans en erken 2 hafta sonra gerçekleştirilir.
• Deri altına yapılan bu botoks madde botulinum toksin olarak adlandırılır, sinir uçlarını uyaran bu toksin ter bezlerini aktif eden maddenin üretimini de sınırlandırmada etkilidir. Bu sayede terlemenin engellenmesine destek olur, ancak uygulanan bölgenin tamamen terlemeye kapatılması mümkün değildir.

Koltuk altı botoksu kimlere uygulanabilir?

Koltuk altı botoksu kadın ve erkeklerde uygulanabilen bir tedavidir. Uygulamanın ön koşulu bireyde aşırı terlemenin görülmesidir. Ek olarak aşırı terlemeye maruz kalan kişilerin günlük yaşam koşullarında zorlanması ve olumsuz psikolojik sonuçlar doğurması nedeniyle bu uygulama tercih edilebilir. Bununla beraber koltuk altı botoksu yapılması sakıncalı görülen gruplar ise aşağıdaki gibi listelenebilir:

• İskelet sisteminde fibromiyalji gibi hastalıklara sahip ya da kas zayıflığı yaşayan kişilerin
• Cilt kanseri riski olan ya da cilt üzerinden enfeksiyonu olan kişilerin
• Kas ve sinir hastalıklarına bağlı nöromasküler problemleri taşıyanların 
• Anti-bakteriyel etkisi olan antibiyotikleri kullanan bireylerin
• Emziren annelerin ya da hamilelerin
• Otoimmun hastalıklara sahip ya da bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerin
• Düzenli olarak yüksek dozlu kas gevşetici ve kan sulandırıcı kullananların koltuk altı botoksunu yaptırması önerilmez.

Koltuk Altı Botoksu Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yapılacak medikal uygulamada ön muayene, hastanın tedaviden beklentileri, işlem öncesinde bölgenin uygun hale getirilmesi, işlem basamaklarının eksiksiz gerçekleştirilmesi ve uygulama sonrası direktiflerin takip edilmesi oldukça önemlidir. Tüm bu süreçle beraber koltuk altı botoksu sonrası bazı hususlara özen gösterilmesi işlemin verimliliğini arttırabilir. Bu bilgiler ışığında işlem sonrası dikkat edilmesi gereken durumlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Uygulamanın yapıldığı gün duş alınmaması
• İşlemin yapıldığı 2-3 günlük süreçte vücut ısısını arttırabilecek ağır sporlardan ya da termalden uzak kalınması
• İşlemden sonraki bir hafta buharlı ve saunalı aktivitelerinden uzak kalınması
• İşlemden hemen sonra metabolizma hızını değiştirebilen alkol alımının kısıtlanması
• İşlemin yapıldığı gün deodorant benzeri ürünlerin bölgeye sürülmesinin engellenmesi
• İşlemden sonra en az 2 hafta hijyen koşullarına maksimum düzeyde dikkat edilmesi
• İşlem sonrası bölgeye dokunma, masaj yapma ya da ovuşturma gibi hareketlerden uzak kalınması

gibi durumlara dikkat edilmesi bazı yan etkilerin oluşmasını engelleyerek tedavinin etki süresini uzatabilir. Tüm süreci yöneten doktorun kişinin vücut indeksine ve diğer parametrelere göre bazı ek öneriler getirebilir.